Doğru Bilinen Yanlışlar – Soru Cevap

Tıbbın her alanında aslı astarı olmayan, kulaktan kulağa, kuşaktan kuşağa geçen halk yorumları vardır. Deri hastalıkları ise bu konuda en önde gelenidir. Çünkü var olan, olmayan, iyileşen, iyileşmeyen her türlü belirti göz önündedir, el altındadır. Ayrıca işin bir de güzelleşme ve genç kalma yönü de vardır ki herkesin yorum yapmasını zorunlu hale getirir.

Burada, elden geldiğince yanlış bilinen ve yerleşmiş şehir efsanelerini dile getirmeye çalışacağım. Bu dedikodular belki hiç bitmeyecek ama doğruları söylemek benim görevim. Bilime inanın…

Soru Cevap; Aynı zamanda Deri Hastalıkları ile ilgili öğrenmek istediğiniz başka konular varsa bana her zaman bana yazabilirsiniz. Yalnız, lütfen şunu unutmayın email (eposta) yolu ile lütfen bana hangi ilacı kullanmalıyız gibi sorular sormayın. Buradaki tek amacım sadece yanlış bir yolda ilerliyorsanız sizi uyarmak ve doğru yolu göstermektir. Ne başka doktorlarımız hakkında yorum yapabilirim ne de uzaktan bir hastalığa çözüm olabilirim.

Yanlış! Evlenince geçmedikleri gibi, geçebileceklerini varsaysak bile çok pahalı bir tedavi yöntemdir.

Yanlış! Esas olan hekimin muayenesi ve bunun sonucunda vardığı noktadır. Tetkikler ancak muayene sonuçlarını destekleyerek tanıya yardımcı olur (Bazen gerçekten çok yardımcı olur). Hekim gereksiz tetkik istememelidir, hasta da hekimi gereksiz tetkik için hiçbir zaman zorlamamalıdır.

Yanlış! Deride görülen her türlü hastalığın tanısı, deri hastalıkları uzmanları tarafından koyulur ve onlar tarafından tedavi edilir. Diğer organlar veya sistemlerle ilgili bir durum varsa da bunun gerekliliğinin dermatolog tarafından belirtilmesi gerekir. Allerji testleri ve aşılar da ürtiker (kurdeşen=dabaz) ve benzeri deri hastalıklarında çok sınırlı bir yere sahiptirler. Gerekli gereksiz kullanılmamalıdırlar.

Yanlış! Çok sınırlı olarak ürtikere neden olabilirler. Fakat maalesef ebeveynler (özellikle de anneler) çocuklarda görülen her türlü böcek ısırığını allerji olarak yorumlarlar ve suçu da şamar oğlanı olarak yumurta, muz, çilek vb. yiyeceklerin üzerine atarlar. Halk arasında en çok gereksiz kullanılan, her kaşıntıya yakıştırılan ve bu nedenle Tükçe’den dahi kaldırmayı düşündüğüm sözcüklerden biri “allerji” sözcüğüdür. (Bunun yanı sıra “epeydir”, “bayağıdır”, “uzun zamandır” sözcükleri de dilimizden kaldırmayı düşündüğüm sözcüklerdir, çünkü ne zaman “hastalığınız ne zaman başladı” diye sorsam aldığım yanıt bu sözcükler oluyor ve ben 35 yaşında birine “örneğin 47 yıldır var mı?” dediğimde ise sadece şaşkın ve boş bir gülüşle karşılaşıyorum).

Yanlış! Kanın pisi temizi yoktur ve bu anlayış, vücudumuzda kötü birtakım şeylerin var olup dışarı çıkış yolu aradığı inancının bir sonucudur ve insanoğlunun en ilkel dönemlerinden beri inanılır. Kaşıntının bu yırtılmayla gerçekten kaybolduğu ise bir gerçektir, çünkü yırtılma aynı bölgede ağrı, acı duygusuna neden olur, kaşıntıyı baskılayan da budur.

Yanlış! Sam yeli veya bir başka yelle hiç ilgileri yoktur, bunların bir kısmı vitiligo (ala), diğer bir kısmı ise özel bir mantar hastalığıdır.

Yanlış! İster doğuştan, ister sonradan olsun bütün gerçek benler (“melanosit” adı verilen renk hücrelerinden oluşan benler) ortalama % 1 civarında kansere dönüşme olasılığı taşırlar.

Çok çok yanlış! Benler deriden kesilip çıkarıldığında artık bizim dışımızdadırlar ve kanser veya ülser veya başka bir şey olmaları artık bizim değil, onların sorunudur. Tehlikeli olan benlerin gerektiği zaman çıkarılmamalarıdır (üniversite mezunu bir hastam, alnındaki bir cm’i aşkın siyah kitle için bir yıldır niye doktora gitmediğini sorduğumda “kötü bir şey çıkarsa diye korktuğum için gitmedim” diye yanıtlamıştı). Ayrıca benlerin deri üzerinde dururken zedelenmeleri gerçekten kansere dönüşmelerini kolaylaştırabilir.

Yanlış! 2011 yılında halen inananlar var mı bilmiyorum ama benim çocukluğumun moda senaryolarıydı ve insanlar gerçekten gebeyken zeytin meytin sürerler, çocukları benzemesin diye maymuna, köpeğe falan bakmaktan kaçınırlardı.

"Bildiğinizi zannetmeniz
Öğrenmemenizin En Büyük
Düşmanı Olmuştur"

-Claude Bernard-